Yoğun çalışan anne Erika Robinson, içinde yaşadığımız çoklu görev dünyasına aşinadır.
Cook, “Eve gitmeli ve kendimiz ve çocuklarımız için ne yapmamız gerektiğini düşünmeliyiz.”
Robinson, CBS News’e “Kıyafetleri hazırlayın, ödevlerini yaptıklarından emin olun” dedi.
Yoğun hayatlar çoğumuzun aynı anda birden fazla görevi yerine getirmesine neden olsa da, gerçekten öyle miyiz? Çoklu görev?
Yazar ve danışman Linda Stone bu konu üzerinde yıllarca araştırma yaptı ve insanların bu konuda pek iyi olmadığını keşfetti. 1998’de bu gerçeği yansıtan bir ifade icat etti: “Kısmi dikkati sürdürmek.”
“Gerçekten çoklu görev diye bir şey yok” dedi. “Hiçbir zaman hiçbir şeyi aynı anda yapmayız. Sadece görevleri hızla değiştiririz.”
Stone kariyerini Apple ve Microsoft’ta insanların teknolojiyle nasıl etkileşime girdiğini gözlemleyerek geçirdi ve bu da onu çoklu görev efsanesine odaklamaya yöneltti.
Yürümek ve aynı anda sakız çiğnemek “basit çoklu görev” olarak değerlendirilebilirken, araştırmalar insan beyninin varlığını öne sürüyor Çoklu görev için kablolu değil Daha karmaşık şeylere gelince.
Örneğin, doktorlar üzerinde yapılan bir araştırma, çoklu görev yapmanın reçete yazarken hataları iki katına çıkardığını ortaya çıkardı.
Stone, dikkatimizin dağılmasının sandığımızdan daha fazla zarara yol açtığını söylüyor.
“Akıllı telefon harika. Yapabileceğimiz o kadar çok şey var ki, elimizdeki en cazip araçlardan biri. Peki vücudumuza ne olur? Boynumuz bozulur, duruşumuz bozulur, hareket etme yeteneğimizi kaybederiz. düzgün nefes al,” dedi.
Stone, dışarıda yürümek, şarkı söylemek veya şarkı söylemek gibi şeyler sırasında beyinlerimizin ve bedenlerimizin rahatlamaya ihtiyacı olduğunu söylüyor; bu da sürekli bölünmüş dikkatimizin panzehiridir.
Çalışan anne Evandisa Cabral herkesin beyninin her zaman hareket halinde olduğunu kabul ediyor.
“Çoğu zaman nefesimizi tutmak için durmuyoruz ve sürekli yavaşlamanıza yardımcı olan dans etmek çok yararlı olabilir” dedi.